Güncel

1 Mayıs yaklaşırken… Kaypakkaya direnişlerle büyüyor!

Merhaba

Enternasyonal proletaryanın birlik, mücadele, dayanışma ve zafer günü olan 1 Mayıs’a sayılı günler kala; yasaklı ve çatışmalı geçen Taksim 1 Mayıslarının mimarlarının biri olan İstanbul Eski Valisi, şimdinin ise yeni İçişleri Bakanı Muammer Güler tarafından Taksim’in “yasaklanabileceği” üzerinden bir tartışma başlatıldı. Güvencesizliğin ve geleceksizliğin işçi ve emekçilerin yaşamlarını iyiden iyiye zindan çevirdiği bugünlerde böylesine görkemli bir tören korkutuyor olmalı kanımız ve emeğimizden beslenen egemenleri… Bu yüzden parçalı ve devrimci, ilerici, yurtsever kesimleri marjinalleştirebilecek bir 1 Mayıs geçirmenin planını yapıyorlar aslında.

Tartışmaların Taksim’in yeniden yasaklanması, işçi-emekçi kitlelere kapatılması üzerinden yoğunlaştığı bugünler, aynı zamanda, komünist önder İbrahim Kaypakkaya’nın katledilişinin 40. yılına özgülenen anma kampanyasının da en yoğun ve coşkulu geçtiği dönemler olmaktadır. Dersim’den Antakya’ya, İstanbul’dan İzmir’e, Erzingan’a kadar okurlarımızın faaliyetini yürüttüğü kampanya, 1 Mayıs’ı da içine alacak şekilde büyüyor. Bu çalışmaları ve Kaypakkaya’nın hepimize örnek olması gereken ve ülkemizde halk için köklü değişime yol açacak hareketliliği yaratmanın anahtarı olan çalışma tarzına ilişkin bir makaleyi gazetemizde sizlerle paylaşıyoruz.

1 Mayıs tartışmaları sürerken; son günlerde ardı ardına greve çıkan THY, demiryolu ve sağlık emekçilerinin haberleri ile Bursa’da DHL’de çalışırken sendikaya üye olması nedeniyle işten çıkarılan TÜMTİS üyesi Ali Atıcı’nın röportajına işçi sayfalarımızda yer verdik. Güvencesiz çalışma biçimlerinin laboratuarı olarak görülebilecek çağrı merkezi çalışanları tarafından kurulan Çağrı Merkezi Çalışanları Derneği ile yaptığımız röportajın ilgi çekeceğini düşünüyoruz. “Yeni Sendikalar Yasası” ile ilgili başlattığımız dosyamızın 5. sayısına Birleşik Metal-İş Genel Eğitim Sekreteri Seyfettin Gülengül ile devam ediyoruz.  Hindistan Maoistleri tarafından Ağustos 2012’de kaleme alınan ve Nisan ayı başlarında kamuoyuna deklare edilen Nepalli Maoistlere yönelik mektubun çevirisine özel bir dikkat çekmek gerekir.

Devlet, Kürt Ulusal Meselesi’nde ve Ortadoğu için emperyalistler tarafından kendisine biçilen misyon konusunda yaşadığı sıkışmışlığın sonucunda başlattığı “çözüm sürecine” “akil insanları” ile devam ederken; 9 Nisan’dan bu yana Dicle Üniversitesi’nde polis ile işbirliği içerisinde devrimci, demokrat ve yurtsever öğrencilere saldıran Hizb-i Kontra güçlerini yeniden “canlandırmış”; bu faşist güçler yine polis işbirliği içerisinde diğer üniversitelerde de boy göstermiştir. Konu ile ilgili haber ve yorumlara yer verdiğimiz gazetemizde geçtiğimiz sayıda başlatmış olduğumuz “Kaybolan Diller ve Kültürler” dosyamıza, ismini, okurlarımızdan gelen eleştiriler üzerine “Asimilasyon Kıskacında Diller ve Kültürler” olarak değiştirerek, Zazaca ile devam ediyoruz.

Yeni Demokrat Kadın tarafından 1 Mayıs’ta başlatılacak olan güvencesiz kadın emeği konulu “Eme(K)adın” kampanyasının hazırlıkları sürerken, Gölcük’te yaşanan cinsel istismar olayının ardından konu ile ilgili internet üzerinden yapılan ve erkek egemenliğinin yansıması olan söylemler üzerine hazırlanan yazının okunması gerektiği açıktır. Yine Suriye’de süren savaşın en büyük ağırlığı taşıyan kadınlarla ilgili hem kadın sayfalarında hem de Halkın Gündemi sayfasında yer verilen yazılar ve Antakya’dan gözlemlerin okurlarımızın ilgisini çekeceğini düşünüyoruz.

Ülkemiz devrim mücadelesinin devrimcilere yüklediği sorumluluğun arttığı bir süreçten geçerken, Kaypakkaya’nın güncelliğini bir kere daha pratikte sergileyen tüm gelişmeler bu sorumluluğun esas omuzlayıcısının bizler olduğunu göstermektedir.

Serkeftin!

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu