GüncelManşet

Liseli YDG: “ ‘Söz sırası bizde’ şirarını ilke edinerek hareket edeceğiz”

İstanbul: Türkiye’de eğitim sistemini domino seremonisine benzetebiliriz. Çünkü düşen her taşın yarattığı etki, yeni baştan bir süreci gerektiriyor. Her hükümetin ilk icraatlarından biri eğitim sistemindeki sorunlara kesin çözüm vaadi adı altında kendinden öncekini aratması olmuştur. 15 Temmuz darbe girişimin ardından 15 yıllık iktidarı boyunca eğitim sisteminden büyük vurgunları paylaştıkları Cemaatle yolların tamamen ayrılmasıyla tekrar ve tekrar eğitim sisteminde oynamalar gerçekleşiyor. Bu da hem öğrencilerde, velilerinde hem de eğitim emekçilerinde ciddi bir kafa karışıklığı yaratıyor. Ortaya çıkan bu kafa karışıklığının yarattığı etkiyi Liseli Yeni Demokrat Gençlik adına Sabahattin Bal ile konuştuk.

– Eğitim sisteminde yeniden yeni düzenlemeler gerçekleşti. Bu durum sizlerin cephesinde nasıl yaşanıyor?

– Eğitim sisteminde yaşanan değişikliklerle gelecekteki söz hakkımız tamamen elimizden alınmak isteniyor. Bu yıl yapılan değişimler; açık uçlu soru sorma, meslek liselerinin sınavsız geçiş haklarının kaldırılması -ve de en önemli olan- tematik liselerinin açılmasıdır. Bu tür değişimler devlet tarafından yeni başarılara imza atıldığı şeklinde lanse edilse de aslında eğitim politikalarının çöktüğünün göstergesidir.

Diğer bir nokta ise darbe girişimi ile birlikte göbekten bağlı oldukları Cemaate ait eğitimle ilgili kurumların derdest edilmesiyle, tüm yetkilerin kendinde toplanmış olmasıdır. Bu bize Cemaatin soru çalmadan tutalım da bir dizi başka uygulamasının bu yıl devlet tarafından yapılacağını gösteriyor. Bununla beraber meslek liselerinin sınavsız geçiş hakkının kaldırılması da gündemde. Sürekli sınavsız üniversiteye geçiş hakkı ve gelecek garantisi gibi vaatlerle öğrenciyi teşvik edenler bu iş kolunda ihtiyaçlarının bitmesi ile birlikte burada sağladıkları olanakları bir andan kaldırıverdi. Fakat bugün bu “tematik liseler” adı altında sağlanmaya çalışıyor.

 

“İhtiyaç bittiği zaman bizi mendil misali bir köşeye atacaklar”

– Tematik liselerin işlevi ne olacak peki?

– Tematik liseler sadece bir alan adı altında olan liseler şeklinde eğitim verecek. Mesela Bursa… Burada otomotiv sektöründeki gelişimle birlikte otomotiv sektörüne eleman yetiştirecek şeklinde ele alınacak süreç.  Şu anda 30 ilde yapılması hedefleniyor. Bu uygulanın hayata geçmesi ile birlikte 1 milyon 754 bin öğrencinin söz hakkı elinden alınmaya çalışılıyor.

Bu projenin gerçekleşmesi ile birlikte daha önce meslek liselerinde staj adı altında yaşanan öğrenci sömürüsünün daha fazlası gerçekleşecektir. Ayrıca bu ölümlerin artmasını da beraberinde getirecektir. Tematik lisede istihdam sağlayacağını söyleyenler aslında ihtiyaç bittiği zaman bizleri mendil misali bir köşeye atacaktır.

– Bu değişimlerle birlikte meslek liseleri ve tematik liselerde öğrencilerin geleceksizleştirmeyle karşı karşıya olduğunu söyleyebilir miyiz?

– Elbette söyleyebiliriz. Çünkü bunun somut örnekleri bugün öğrenci gençliğe daha önceden olduğu gibi yaşatılmaktadır. Stajı “tecrübe edinme” olarak nitelendirilenler yaşanan öğrenci ölümleri karşısında kader vaazları ile eğitimden doğrudan sorumlu olduklarını unutarak köşeye çekiliyorlar. Bunu tematik lise ile birlikte yine yapacaklar. Bu sefer farklı olan tek şey, doğrudan öğrencilerin geleceği sanayiye bağlı kalacak. Liseli YDG’liler olarak öğrenciler ile bu uygulamayı tartıştığımız zaman onların ifade ettiği ve bizlerin de ortaklaştığı şu olmaktadır “Bu uygulama tek tip ve sanayi ihtiyacına paralel öğrenci yetiştirmedir ve daha çok öğrenci ölümü gerçekleşecektir” belirtilmektedir.

 

“Söz sırası bizde”

– Önümüzdeki sürece yönelik çalışmalarınız neler?

– Eğitimde yapılan her değişiklik ve geleceksizleştirme politikası bizim yönelimimizi belirtecektir. Daha önceden meslek liselerinde var olan staj sömürüsüne karşı yaptığımız kampanya örgütlemesini bu yıl tematik liseler ve yapılan her değişiklik için yapmak hedeflerimizden biri olacaktır. Bu uygulamanın teşhirinin yapılması ve meslek liselerindeki öğrenciler ile tartışılması önemli. Bu süreçte geleceğimiz ile ilgili verilen her karar karşısında “Söz sırası bizde” şiarını ilke edinerek hareket edeceğiz.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu