GüncelManşet

Amed 1 Mayıs’ı kutladı

Amed: Günler öncesinden yoğun çalışmalarla ve büyük coşkuyla beklenen 1 Mayıs bugün Amed İstasyon Meydanı’nda kutlandı.

Kurumlar yürüyüşe 4 farklı alandan dahil oldu. Türk iş, TMMOB Ofis Girişi, DİSK, BDP, HDK, Hebûn LGBT, DTK, Partizan, Yeni Demokrat Kadın, KESK, Eğitim-Sen ve DHF Urfa Kapıdan alana yürüyüş gerçekleştirdi.

 

“Her yer Taksim, her yer direniş”

Mitinge alanında binlerce insan “Her yer Taksim her yer direniş”, “Yaşasın 1 Mayıs, Biji Yek Gulan”, “Kürdistan faşizme mezar olacak”, “Faşizme karşı omuz omuza” sloganlarını attı.

 

Öcalan’dan mektup

Partizan Sınıfsız ve Sömürüsüz Bir Dünya için Yaşasın Ötekileştirilenlerin Ortak Mücadelesi” pankartı açtı. Alana girildikten sonra hayatını kaybeden tüm devrim ve demokrasi şehitleri için saygı duruşunda duruldu.

Ardından PKK lideri Öcalan’ın 1 Mayıs’a yönelik mektubu okundu. Öcalan mektubunda,Ayağa kalkanların, onurları için mücadele edenlerin, şehirlerde meydanları dolduranların ortaklaştığı bir nokta vardır: Umut. Bugüne dek kapitalizmin modernist dayatmacılığı da bizi en çok umut eden yanımızdan vurmayı hedefledi. Bir halk için umut, asla kendisinden uzakta araması gereken bir şey olmamıştır. Halkımızın sınırları çoktan aşmış direnişinde de, Meksika’dan Tahrir’e dünyanın diğer direnişlerinde de ortak nokta halkın umudu kendisinde bulmasıdır. Bugün, bu 1 Mayıs’ta verilmesi gereken en önemli mesaj belki de dünya halklarının barış ve onuru birarada yaşaması için onlara güvenmemizdir. Çünkü geçmişin ve bugünün tecrübesi hepimize öğretmiştir ki, devletçi, elitist topluluklar bu dünyanın azınlığıyken çoğunlukta olan biz isyanın parçalarını sözümüzde ve eylemimizde taşırız. Örgütleriniz üzerinden, dünya üzerinde Kürt halkının eşitlik ve barış mücadelesine verdiğiniz bu selama cevabımız, coğrafyamızda eşitlikçi, demokratik bir modernitenin elitlerin elinden kurtarılarak yeniden kurulması olacaktır. Tarihin her döneminde olduğu üzere, dünyanın tüm kıtalarında, tüm ülkelerinde emekçilere vurulan her darbe, geri kalan hepimizi aynı şiddetle yaralamaktadır. Uzun soluklu politik mücadelemiz, bir halkın kendi kaderini ortak aklı ve emeğiyle nasıl değiştirebileceğinin en açık göstergesidir. Mevcut durum gereği bugün aranızda olamamam, herhangi bir Kürt’ün isyanının sizinkinden ayrı olmasının değil, tam tersine, dünyadaki emekten yana tavrını koymuş tüm siyasi hareketlerin ve emekçi kitlelerin biraradalığının zorunluluğunun işaretidir. Kapitalizmin, ulus devletin, kırımların tarihinin sonuna doğru yürümenin en onurlu yöntemi bu biraradalığımızın, bu düşünsel ortaklaşmanın geniş alanlara daha özgürce biçimde taşınmasıdır. Toplumsal cinsiyet eşitliğinden çalışma koşullarına, göçmen haklarından işsizliğe, ırkçılıktan taşerona tüm mücadele alanlarında gidecek uzun yollar olduğunu hatırlatıyor, kıyımların, kırımların, kapitalizmin, ulus devlet köhnemişliğinin tarihini kökünden değiştirmeye ve tarihi yeniden yazmaya gönüllü olan sizleri 1 Mayıs’ın direnişçi ruhuyla selamlıyorum.

 

“İşçi ve emekçi kimdir?”

Mektubun okunmasının ardından KESK Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Medeni Alpkaya konuşmasını gerçekleştirdi.

Alpkaya “Emekçi ve işçi kelimeleri olarak hem ezilen hem de çalışan halk anlamına gelmektedir ki, günümüzde seçilen adlandırma içerik ve mana olarak farklılaşmış ve dumura uğradığını söyleyebiliriz. En kıymetli hakikat ve arayışlarımızdan biri de bu tanımı politik ve ahlaki olarak ortaya koymaktır. İşçi ve emekçi kimdir? Diyarbakır’ın yoksullarıdır. İşçi ve emekçi kimdir? Ücretsiz ev emekçileri olan kadınlardır. İşçi ve emekçi kimdir? Zindanlardaki siyasi tutsaklardır. İşçi ve emekçi kimdir? Apê Musa’nın generalleri güneşin çocuklarıdır. En büyük işçi ve emekçi kimdir, diye sorarsanız; onurlu barışın, demokratik kurtuluş projesinin, demokratik siyasetin öncüsü ve mimarı Sayın Öcalan’dır” diyerek konuşmasını sonlandırdı.

 

“Bizler özgür yaşamı yaratmak için direniyoruz”

Son olarak ise DTK adına Amed BDP milletvekili Emine Ayna konuşmasını gerçekleştirdi.

Ayna ise konuşmasında, “Emek değer biçilemeyen ücret biçilemeyen yaşamın kendisi, insanın, geleceğin ta kendisidir. Bizler özgür yaşamı yaratmak için direniyoruz” diyerek konuşmasını sonlandırdı.

Konuşmacıların ardından Amed Dicle-Fırat Kültür Merkezi sahne aldı. Sahnede Mesut Gewer seslendirdiği parçalarla kitle zılgıtlarla ve halaylarla mitingi sona erdirdi.

 

[widgetkit id=66]

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu