DünyaGüncel

ÇAĞRI | “Her zaman mücadelemizde yaşayacaktır”

Almanya Türkiyeli İşçiler Federasyonu (ATİF) de içinde olduğu Gece Tertip komitesi1 Ekim günü , yapacağı Yılmaz Güney anmasına çağrı yaptı.

Gece Tertip Komitesi, “Devrimci sanat ve edebiyat cephenin güçlü sesi olan YILMAZ GÜNEY’İ bundan 39 yıl önce kaybettik.

Onun yaşamı her şeyden önce tek düzelik arz etmiyor. Yaşamı önemli değişim ve gelişmelere sahne olan Güney, yaşamın ilk yıllarından itibaren, feodal, yarı -feodal iktisadi yapının içinde şekillenmeye başlar. Koyu milli zulüm , aşiret kavgaları ve ağa baskıları onun yaşamını etkilemiş ve o şartlar içinde büyümüştür. Çok zor koşullarda sinemayla tanışmış ve gençlik yıllarında yazmış olduğu makaleden dolayı tutuklanmış ve baskı altında yaşamıştır” şeklinde başladı.

Yılmaz Güney bir yandan Yeşilçam alanında devrimci alternatif sinema yaratma mücadelesi verirken, diğer yandan da faşizmle açıktan cebelleşmeye girişmiş olduğu belirtilen açıklamada, “Çünkü Yılmaz Güney, sinema sanatını siyaseten bağımsız olarak ele alan bir anlayışa sahip değildi. Ülke gerçekliğinden hareket ederek gerçek bir sinema olayı yaratan Güney, bununla yetinmeyerek egemen sınıflara karşı diğer alanlarda da yoğun mücadele yürütmüştür. “ Halkın savaşçısı olmaya kendisini adamış bir sanatçı olarak önümüzde duran görevlerin bilinçindeyim. Sanatçı olarak devrim kavgasının sıradan bir eriyim” diyerek yerini belirlemiş ve ona uygun yürütmüş olduğu mücadelede nice bedeller ödemiş.

47 yaşına 20 kitap 10 ödül 26 filmde yönetmenlik, 114 filmde oyunculuk sığdıran Güney,12 yıl hapis hayatını 15 farklı cezaevinde geçirmiş. İşte böylesi başı dik ve onurlu bir geçmişe sahip olan Güney’e son bir kaç haftadır farklı kesimlerden saldırılar gelmektedir. Sanat, edebiyat ve insanlık tarihinde hiç bir yeri olmayanların, faşist güruhların ve soysuzların aynı anda ve aynı tonda saldırılarının esas amacı Yılmaz Güney’i itibarsızlaştırmaktır”  denildi.

Açıklamaya, “Egemen güçlerin en ufak toplumsal muhalefeti zorla bastırdığı, Cumartesi Annelerin ve insanların her hafta sonu dövülerek göz altına alındığı, Madımak katliamının hakkında zamanaşımı kararın verildiği bir ortamda üç maymunu oynayanların devrimci sanat ve edebiyatın yaşayan sesi Güneyi hedef almaları elbette ki tesadüf değildir. “Kadın döven”, “ Katil”, “ Vatan Haini” karalamalarına ve küfür edebiyatına sığınarak onu zedelemeye, yaralamaya çabalayanlar bu saldırılarını önümüzdeki süreçte de yapacaklar.

Ancak gerçek vatan hainlerinin kimler olduğunu tarihin şaşmaz akışı ve tanıklığı içinde, kaçınılmaz olarak ortaya çıkacaktır. O sağlık koşullarını bile hiçe sayarak, direnişin en önünde yürümüş, göğsünü yasaklara karşı germiş ve yiğitçe savaşmış büyük bir devrimci sanatçı ve yol gösterici olarak her zaman aramızda ve mücadelemizde YAŞAYACAK’ tır. Yılmaz Güney’i sahiplenmek ve yaşatmak için düzenlemiş olduğumuz etkinliğe tüm dost kurum ve bireyleri katılmaya çağırıyoruz” şeklinde çağrı ile son verildi.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu