Güncel

“Çorum’da olma heyacanı!”

Katledilişinin 40.yılında Önderimiz İbrahim Kaypakkaya Yoldaşın mezarı başında olmak ve onu anmak onur verici.

18 mayıs gecesi saat: 24:00 ‘de, Çorum’a İbrahim Yoldaşın mezarı başına gitme heyecanı ile, mahallemizde toplanarak ,otobüsün bizi alacağı noktaya ilerlerken hep bir ağızdan marşlar ,türküler söyleyerek sokakların karanlğını ,aydınlık dolu umutlarımızla parçalayarak ilerliyorduk.

Hayatımda ilk defa İbrahim yoldaşın köyüne ve mezarına gitme heyecanıyla “çocuk”yüreğim kabına sığmamaktaydı.

Yolculuk esnasında benim kadar heyacanlı ve ilk defa giden yoldaşlarımı görmekte mümkündü. Otobüste yoldaş sıcaklığında sohbetler ,güzel anlar ve paylaşımlar yaşıyorduk. Sohbetlerimizin arasında sıkça “Arada böyle yoldaşlarla uzun yollara çıkmak iyi oluyor” diyorduk. Yolculuk boyunca otobüste marşlar türküler söylerken ,mola verdiğimiz her noktada üç kişi hep halay çekmeye başlıyorduk ki sonrası kitlesel Partizan halaylarına dönüşüyordu. Yol boyunca konvoyumuza katılan farklı şehirlerden yoldaşlar ve dostları alarak Sungur’luya girmiştik. 90 gün boyunca işkence yaparak öldüremedikleri İbrahim yoldaşın mezarı başına karakol yapanları mezarlık girişinde barikat kurmuş bizi beklediklerini görünce (normalde şaşırmamam gerekirken) İlk defa canlı canlı tanık olunca şaşırdım doğrusu. İbrahim yoldaşın ölüsünden korkan faşistler onun bedenini katletmiş olsalarda düşüncelerini ve ardıllarını yok edemeyeceklerinin farkındalar. Onun bir komünist Önder olması ve 41.yıldır aynı geleneğin,onun bıraktığı direniş ve savaş bilinciyle hareket etmesinden, çekiniyorlardı. İbrahim yoldaşın doğduyu Karakaya köyü ‘nde otobüslerden iner inmez bir an önce yürümek ,ibrahim yoldaşın mezarına giderken “nerede bir direniş ve mücadele varsa Kaypakkaya orda yaşıyor” şiarıyla kurulmuş engelleri kaldırma kararlılığıyla, ayaklarımızı sağlam basıyorduk yere.

Gözleri umut dolu ışık saçan Partizan kitlesinin içinde olmak coşkumuza cesaret ve kararlılık katarken,dağlarda Patika yolları yürüyenlerin yüreği ile ilerliyorduk ibrahim yoldaşa. Filizlenmiş tohumlar açıyordu ,örsle çekiç arasında yoğrulmuş kabına sığmıyordu yürekler, önüne çıkan her barikatı yıkıp geçmeye hazırken sen nasıl durursun karsında? Duramadı zaten ,yıkıldı!

İbrahim yoldaşın mezarına ulaştığımda içim rahatlamıştı. Yoldaşlarla birlikte önder yoldaşı mezarı başında onu anmak onur vericiydi. Gelecek seneler dahada kitlesel olma inancıyla andlar içiyorduk. Bizlere bırakmış oldukları kızıl kanla işlenmiş bayraklarımız, ellerimizde dahada yükseklere çıkarma göreviyle bize bakıyor.

Ardımızda bıraktığımız parçalanmış barikat ve bozuk düzenin botlu askerleri geriye dönüşte Partizan cesareti ve kararlılığına yenilmişliği kabul etmiş ,kenara çekilmişti. Geriye dönerken yine otobüslerimizde hep bir ağızdan yoldaş türküler söylerek umut dolu yüreğimizdeki heyecan ve coşkuyla partizanca halaylar çekerek ilerliyorduk kavgaya.

 

Gülsuyu’ndan bir ö.g okuru

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu