Makaleler

Asya Pasifik’te pazar paylaşımı: ABD Kuzey Kore kartını kullanıyor

ABD emperyalizmi dünyaya savaş açmışcasına hemen her gün şer odağı ilan etti ülkelere tehditler yağdırıyor. Dünya siyaseti, stratejistler ABD emperyalizminin kime savaş açıp açmayacağını tartışıyor. Son dönemde ABD’nin hedefindeki ülke Kuzey Kore oldu. “Stratejik sabır dönemi sona erdi” denilerek askeri müdahale mesajı verilirken K. Kore’den “Her türlü savaşa hazırız” cevabı geldi. ABD ile K. Kore’nin karşı karşıya gelmesi ilk değil.  K. Kore’nin her balistik füze denemesi sonrası benzer durum yaşandı. K. Kore’nin ABD’nin sürekli gündeminde olması ve bu küçük ülkenin emperyalizme kafa tutması soru işaretleriyle dolu. ABD’nin Çin ve Rusya emperyalistleri gibi daha ciddi sorunları varken K. Kore ile uğraşması ve “dünyaya kapalı” K. Kore’nin aynı sertlikte ABD’ye cevap veriyor olması incelenmeyi hak etmektedir.

Kore 2. Emperyalist paylaşım savaşına dek Japon emperyalizminin sömürgesiydi. Japonya’nın savaşta yenilmesi sonrası Kore Sovyetler ile ABD arasında tartışılan bir sorun oldu. Bu sorun 1950’lerde savaşa dönüştü ve Kore ikiye bölünerek çözüldü. Emperyalizm bir kez daha böl parçala politikasını hayata geçirdi. Pasifik bölgesinde hem Çin’i hem de Japonya’yı hem de deniz hakimiyetini denetleme olanağı sunan Kore’yi önemli bir jeopolitik alan olarak gören ABD emperyalizmi Kore’nin tamamını denetimi altına almayışının (Sovyetler ve Çin’in etkisiyle) çözümünü ülkeyi ikiye bölmekte ve Güney Kore’ye yerleşmekte buldu. Yaklaşık 5 yıl süren savaşta yüzbinlerce Koreli bu savaşta ölürken TC devleti bu savaşta NATO ya dahil olmak- üye olabilmek adına asker gönderdi. Esasta Çin Kızıl Ordu ile savaşan TC ordusu imha olmaktan son bir hamle ile kurtulsa da önemli kayıplar verdi. TC ordusunun Kore’deki görevi ABD askerlerini korumaktı. Bu yüzden hep cephe önüne sürülen ordu oldu.

Kore savaşı sonrası kurulan K. Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti o günden bugüne ABD emperyalizminin düşman ülkeler listesinde yer aldı. Güney Asya pazarında tam denetim kurmak isteyen ABD’nin hesabı çarşıya uymadı. Emperyalizmin ekonomik ve politik çıkarları ekseninde kullanmak adına Kore Sorunu bir çözüme bağlanmadı, istikrarsız bölge olarak bırakıldı. ABD Çin’i rahatsız etmek için Kore kartını hep kullandı. Çin’in sosyalist dönemde revizyonizme oradan emperyalizme evrildiği süreç içinde Kore ABD’nin en önemli saldırı aracı oldu. Ve bugün durum artık daha ciddi. Çin hem ekonomik hem de politik olarak ABD’nin karşısına çıkabilecek güçte. Güney Asya pazarında ABD’nin Pazar alanını daraltmış durumda Çin emperyalizmi ekonomik ve politik olarak ABD’nin nüfuzunda olan birçok Güney Asya ülkesinde ABD’nin nüfuzunu kırmış durumda. Buna en son Filipinler’de eklendi. Rodrigo Duterte yönetimindeki Filipinler ABD’yle ittifaka son verip Çin ile Müttefik olduğunu açıkladı. Asya-Pasifik bölgesinde dünya ticaretinin yüzde 25’ini elde toplayacak olan Trans Pasifik Ortaklık Anlaşması, Rusya ve Çin’in bölge ülkeleri üzerindeki etkisi nedeniyle ABD tarafından ptal edildi, sonuçlandırılamadı. Güney Çin denizi yılda 5 trilyon dolarlık ticari gemi geçişi yapılması nedeniyle önemli bir Pazar alanı ve ABD’nin bu pazardaki payı daralıyor. Çin’i çevrelemeye çalışan ABD emperyalizmi pazar payının azalmasıyla karşı karşıya. Ekonomik ve siyasi alandaki Çin ile girilen rekabette bugün askeri seçeneğin daha fazla dile getirilmesi rekabetin ABD aleyhine dönmesindendir. Çin, Asya ve Pasifik bölgesinde ABD emperyalizminin tüm hamlelerini boşa çıkardı. ABD’nin askeri tehdidine karı Güney, Doğu ve Kuzey Çin denizlerinde donanmalarını hazır bekletiyor. Bu pazar savaşında ABD bir kez daha K. Kore kartını kullanıyor. Çin emperyalizmini burnunu dibinde savaş çıkartmakla tehdit ediyor. Afganistan’da DAİŞ’i vurma bahanesiyle bombaların anası denilen milyon dolarlık bomba kullanması da bu tehdidin bir parçası, güç gösterisidir.

Fakat bu tehdit ve güç gösterisi K. Kore tarafından dikkate dahi alınmadı. Tam tersi olarak K. Kore, kurucu devlet başkanı Kimil Sung’un 105. Doğum günü kapsamında balistik füzelerini gösterime çıkardı. Sanal ortamda füzelerin ABD’yi vurduğu videoları devlet televizyonunda  yayımlandı. K. Kore’yi bu kadar “cesaretli” kılan tek şey sergilediği füzeler değildir. Kore Savaşından bugüne Çin’in verdiği ekonomik ve siyasi destek Anti-ABD’ciliğin temel  dayanağıdır. Bölge açısından Güney Kore’nin ABD için taşıdığı anlam Çin içinde K. Kore için geçerlidir. ABD’ye karşı Çin K.Kore’nin arkasındaki güç olmuştur, olmaya da devam etmektedir. K. Kore’yi “dünyaya kapalı”, “baskıcı”, “diktatör”, “komünist rejim” olarak yaftalayarak tecrit etmeye çalışan ABD emperyalizmi K. Kore’yi Çin’den, Çin’i K. Kore’den yalıtmaya çalışıyor.

Bir yandan sosyalizmi ve komünizmi itibarsızlaştırırken, diğer yandan Çin’in de “komünist” göstererek emperyalist rekabette hedef gösteriyor. Bugün ne Çin’in ne de K. Kore’nin sosyalizm ve komünizmle ilgisi alakası kalmamıştır. Emperyalist rekabette her şeyi her yolu mubah görenler sosyalizm ve komünizmi de çıkarlarına politik malzeme yapıyorlar.

ABD başkanı D. Trump’ın K. Kore “krizine” dair (nükleer füze denemeleri) “Ya Çin çözer ya da biz gereğini yaparız” demesinde olduğu gibi K. Kore Çin ve ABD arasındaki bir sorundur. ABD’nin K. Kore’yi vurması, Asya-Pasifik bölgesinde Pazar savaşını açığa çıkaracak bir etkiye sahiptir. Bu savaş doğrudan Çin, Japonya ve ABD emperyalistlerinin dahil olduğu bir savaş olup bölge sınırlarını aşmaya da müsait bir zemini vardır.

Emperyalistler arası paylaşım savaşı bugün Ortadoğu ve Asya-Pasifik bölgesinde açığa çıkmış durumda. Buna Ukrayna’yı da eklemek mümkün. 2000’li yılardaki bölgesel savaşların hemen hepsinde arka planda emperyalistler karşı karşıya geldi. Suriye savaşı artık buna son verecek emperyalistlerin bölgesel savaşta ön planda karşı karşıya geliyor. Buna K. Kore’ninde eklenmesi olasıdır. Zira söz konusu olan pazar paylaşımıdır. 

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu