Manşet

Tekirdağ’da tutsaklardan uyarı

H. Merkezi: Tekirdağ 2 No’lu F Tipi Hapishane’den mektup yollayan Tutsak Partizanlar “Hapishane açıldığı ilk günden bu yana sistemli bir fiziki ve psikolojik işkence uygulanmaktadır” diyerek, maruz kaldıkları baskıları anlattılar. Kamuoyunu duyarlı olmaya çağıran tutsaklar, talepler karşılanmadığı takdirde açlık grevi dahil bir dizi eylemlilik içerisine girecekleri uyarısında bulunuyorlar.

Tutsaklar mektupta “Hapishane açıldığı ilk günden bu yana sistemli bir fiziki ve psikolojik işkence uygulanmaktadır” sözleriyle yaşananlara dikkat çektiler.

Hapishane idaresinin ve özellikle eğitilmiş personelin, yasa, tüzük ve yönetmelik tanımayan, siyasi kimliğimize ve insan onuruna aykırı uygulamalarının önüne geçilebilmesi için adli ve idari merciler nezdindeki tüm girişimlerimiz sonuçsuz kalmıştır” diyen tutsaklar maruz kaldığımız uygulamaları şöyle sıralıyorlar:

 

“İdare disiplin cezası terörü uyguluyor”

– Alabildiğine koyu bir fiziki ve psikolojik işkence söz konusudur. Genel ve kısmi aramalarda; hastane, mahkeme gidiş gelişlerinde; sayımlarda; ziyaret, revir, avukat, telefon, ‘sosyal faaliyet’ amaçlı hücrelerden çıkış ve girişlerde mutlaka bir bahane uydurulup saldırılmakta ya da hakaret edilmektedir. Bazı gardiyanlar öldüresiye bir kin ve nefret beslemektedirler. Bu saldırılar sonucu darp edilip yaralanan tutuklu ve hükümlülerin revire çıkmaları engellenmekte; çıksalar da revir doktorunca dikkate alınmamaktadırlar.

– 45/1 Nolu Genelge’nin gereği hiçbir zaman yerine getirilmediği gibi belli bir standarda da bağlı değildir. Özellikle PKK/KCK davasından tutuklu- hükümlü mahpuslara karşı ayrımcılık uygulanmaktadır. Kürt mahpuslar ayda 3- 4 saat spor- kütüphane- sohbet faaliyetine çıkarılırken adli ya da diğer siyasi davalardan yargılanan tutuklu- hükümlüler ayda 20 saate kadar sohbete çıkarılabilmektedirler. Hapishane idaresi çok açık ve net olarak PKK/KCK’li tutuklu- hükümlü mahpuslara ayrımcılık uygulamaktadır!

– Fiziki ve psikolojik işkencelerle tatmin olmayan hapishane idaresi, tek kelimeyle disiplin cezası terörü uygulamaktadır. Türkiye’nin hiçbir hapishanesinde burası kadar hoyratça disiplin cezası verme durumu söz konusu değildir. Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Hapishanesi’nde disiplin cezaları otomatiğe bağlanmıştır. Abartısız, disiplin cezaları nedeniyle 2 yıldır ziyaret ve telefon hakkını kullanamayan tutuklu-hükümlülerin sayısı onları aşmıştır. Yetmezmiş gibi süresini dolduran hükümlüler tahliye edilmemektedir. Gerekçesi ya ‘infazının yanması’ ya da ‘iyi halli olmaması’dır. Savcılık, infaz hakimliği ve ACM’ler de bu konuda idareyle tam bir işbirliği halindedir.

 

“Aramalar talan etme amacıyla yapılıyor”

– Genel ve kısmi aramalar kesinlikle amacından saptırılmış durumdadır. Talan etmek, ortalığı dağıtmak dışında hiçbir anlam ve amacı kalmamış olan aramalar, abartısız, haftada bire indirilmiş durumdadır. Aramalarda sürekli olarak anı, şiir, öykü, anlatı ya da tarih, mitoloji, felsefe, sosyoloji alanlarında inceleme, araştırma yazı ve notlarının olduğu el yazması defterlerimize el konulmaktadır. Bu türde el konulan akıbeti belli olmayan ve tekrar tarafımıza verilmeyen defterlerimizin haddi hesabı yoktur. Yetinilmeyip bir de sırf defterlerimiz nedeniyle HÜCREYE KAPATMA cezaları verilmektedir.

– Türkiye’de hiçbir hapishanede ağırlaştırılmış müebbet hükümlüsü mahpuslara Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Hapishanesi’ndeki kadar katı ve insanlık dışı bir infaz rejimi uygulanmamaktadır. Özellikle siyasi davadan ağırlaştırılmış müebbet hükümlüsü olmuş mahpuslar bir saatten fazla havalandırılmaya çıkarılmamaktadır. Yetmezmiş gibi daha dün (04.02.2013) ağırlaştırılmış müebbet hükümlüsü Baysal Demirhan isimli arkadaşımız 14.00 ile 15.00 arsında açık olan havalandırma kapısının 5 dakika erken (saat 14.55’te) kapatılmasına itiraz edip hücresine kapatılmaya karşı koyduğu için saldırıya uğramış, zorla hücreye kapatılmıştır! Bu hapishanedeki ağırlaştırılmış müebbet hükümlüsü mahpuslar bir başkasıyla sohbet, kütüphane ve spora da çıkarılmamaktadırlar!

– Tutuklu-hükümlülerin yer değişikliği talepleri hiçbir şekilde dikkate alınmamaktadır. 5275 Sayılı Ceza İnfaz Kanunu’nda tanınan 5 ayda bir yer değiştirme hakkı hiçbir şekilde dikkate alınmamaktadır. Ama hapishane idaresi dilediği tutuklu- hükümlüyü tıpkı bir dama taşı gibi kalmakta olduğu hücreden zorla dahi olsa çıkarıp başka bir hücreye koymaktan geri durmamaktadır.

– Sevk gelen tutuklu-hükümlülere hapishaneye girişte çıplak arama dayatılmaktadır. Bu insanlık dışı, onursuz uygulamayı kabullenmeyen tutuklu- hükümlüler darp edilmekte, zorla soyulmaktadır. Yetinilmemekte, ‘aramaya karşı gelmek’, ‘görevli memura mukavemet’ gerekçesiyle adli, idari soruşturmalar açılıp cezalar verilmektedir.

– Hapishane idaresi hiçbir yasal dayanağı olmadığı halde ‘güvenlik’ gibi uyduruk bir gerekçeyle her tutuklu ve hükümlüye en fazla 10 kitap ve 10 dergi- gazete bulundurma zorunluluğu getirmektedir. Yetinmemekte, ülke ve dünya haritalarına ve atlasa ‘örgütsel çalışmada kullanılıyor(!)’ gerekçesiyle YASAK getirilmektedir! Aynı şekilde fotokopi ile çoğaltılmış yada internetten indirilmiş yazılı ve görsel materyaller de hiçbir gerekçe gösterilmeksizin yasaklanmaktadır. Halbuki hapishane idaresi, adımıza gönderilmiş her türlü yazılı- görsel materyali sıkı bir denetimden geçirmekte, dilediğini yasaklayabilmektedir.

 

“Bu yaptırımlara sessiz kalamayız”

Bu uygulama ve yaptırımlara sessiz kalıp onaylamamız mümkün değildir” diyen tutsaklar taleplerini şu şekilde sıralıyorlar:

1) Fiili ve psikolojik işkenceler derhal son bulmalı, ilgili personel hakkında adli- idari işlem yapılmalıdır.

2) 45/1 Nolu Genelge’de düzenlenen sohbet hakkı tam olarak ve tüm mahpuslara eşit uygulanmalıdır.

3) Aramalar uygun yapılmalı, defterlerimize el koyma uygulamasına son verilmelidir.

4) Disiplin cezası terörü son bulmalı, bu temelde açılan ve sonuçlanan disiplin cezaları iptal edilmelidir.

5) Ağırlaştırılmış müebbet hükümlüsü mahpusların koşulları insanileştirilmelidir.

6)10 kitap 10 gazete- dergi sınırlaması getiren karar geri çekilmelidir.

7) Yer değişiklikleri talebe uygun yapılmalı, keyfi ve zorla yer değiştirmelere son verilmelidir.

8) Girişte dayatılan çıplak arama uygulamasına son verilmeli, insan onuruna uygun bir arama yapılmalıdır.

TKP/ML davasından tutuklu ve hükümlüler olarak bizler de PKK/KCK davasından tutuklu- hükümlüler ile birlikte açlık grevi dahil bir dizi eylemlilik içerisinde olacağımızı belirtiyoruz” diyen tutsak Partizanlar, kamuoyuna duyarlılık çağrısında bulunuyorlar.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu